ÖZLEMEK NEDİR?

Özlemek kelime anlamı olarak; bir kimseyi veya bir şeyi görmeyi, kavuşmayı beklemek ve göreceği gelmek demektir. Aslında başka bir açıklama yapmaya da gerek kalmıyor. Sadece özlemek üzerine, yapılmış yorumlar dışında. Sevmek gibi özlemekte göreceli kavramdır. Özlemenin bir tarifi olmaz bazen. Avaz avaz bağırırsın da, sesini kimse duymaz. Özlemek aslında bir nevi çaresizliktir. Umut ederek, hayal etmektir. Hatta daha da ileriye giderek, tıp biliminin henüz çaresini bulamadığı kronik bir rahatsızlıkta diyebiliriz. Özlem insanın içine öyle bir işler ki, kişinin beynini, kalbini ve hatta tüm benliğini ele geçirir. Adeta aciz bir kişiye dönüşür. Çünkü elinden hiçbir şey gelmez. Sadece beklersin… Beklersin.

Aylar geçer, belki yıllar geçer ama özlemin yerini hiçbir sözcük ya da duygu alamaz.

Özlemek neden vardır?

Sana ait olmayan bir şeyi, kişiyi nasıl olur da bu derece bir duygu beslersin?

Duyguların çaresizlik haline mi özlem denir?

Ve daha bir sürü bunlar gibi sorular. Fakat hepsinin bir tek cevapları var; Aşk!

Kişi hayatında defalarca aşık olabilir. Düzeltiyorum, aşık olduğunu zanneder. Yani aşk tektir. Sadece bir defa aşık olursunuz. Zaten gerçek aşkı bulduğunuzda hepsinin yalan olduğunu da anlayacaksınız. Bunu anlamak için çabalamayın. Çünkü öyle bir anda gelecek ki aşk, zamansız ve imkansız olduğu anda çıkacak karşınıza. Ne zaman anlaşmış ki, kalp ile beyin. Mutlu son diye bir şey yoktur. Aşık iseniz, zaten sonunuz yoktur. Aşk bitmez de kaçınılmaz son olur. Acı çekmeye ve ömrünüzün sonuna kadar özlem duymaya değecek birini bulun. Hayatın tek yaşanılacak yeri belki de budur. Geriye kalan anılar ve hatıralar…

Giden gitmesi gerektiği an gider. Sadece gitmek için değil aslında. Hayat kişilere hiçbir zaman adil davranamaz. Canını acıta acıta öğretir yaşamayı. Kalması gereken gittikten sonra, hep bir yanı yarım kalacaktır. Her kahkahanın arkasından bir tebessüm ve dolan gözler. Şimdi olsaydı demeler başlayacak. Seven kişi daima yanında taşır sevdiğni, sevdiğidir kalbi.

Özlemek, ölmekten sadece iki harf fazladır.

Hani derler ya bu hayatta sadece ölüme çare yok diye. Özlemeye de çare yoktur aslında. Zaten ikisinin de birbirlerinden bir farkı yoktur. Çünkü ikisinde de yoktur artık özlenen ve geriye de dönmeyecektir. İşte özlemek, ölüm gibi bir şey. Kimse ölmeden yaşanan bir duygunun başka nasıl bir açıklaması yapılabilir ki?

Hayat devam eder, dünya dahi döner ama özlenen bir türlü dönmez. Çıkan yollar hep kapalıdır. Ayakların iki ileri giderken, bir geri gelir. Kalbin sıkışır ve her şey anlamsızlaşır. Yaşam damarlarından birisi kopmak değildir bu. Tamamen yok olup, uzatmaları oynamak gibi. 90+3’te gol yemek gibi.

Özlemin güzel yanları da yok değil. Özlediğin kişi ile biriktirdiğin anlar. Hepsi ilk günkü gibi dururlar yastığın altında ve hepsi rüyalarında oluverir. Hayaller biter. Donar kalır. Sanki çok sekme açıp da kasan telefon, tablet ya da bilgisayar gibi. İleriye değildir artık, özlem. Geçmişe duyarsın hasreti. Keşke daha çok baksaydım gözlerine, keşke daha çok sarılıp ciğerlerime doldursaydım kokusunu, keşke daha çok kahkahalar atsaydım, keşke daha çok öpüp koklasaydım ve daha bir sürü keşkeler…

Çekilen fotoğrafların her karesi ezberlenir. Sadece tek fotoğrafa saatlerce bakarsın. Gözünün önünde canlanıverir. Uyumak istersin. Rüyalarında daima görmek için, uyumak istersin.

Gelmese de özlenen, daima özleyenin yanındadır. Anılarıyla birlikte huzur doldurur içine. Belki hiç gelmeyecek bir daha özlenen ama özleyen sonsuza kadar özlemeye devam edecek.

Hayatınızın her alanında bir özlem yaşayabilirsiniz. İlla aşk hayatınızla ilgili de olmayabilir. Anne ya da babaya duyulan bir özlemde olabilir. Keşkeleri onlar içinde kullanabilirsiniz. Anne ve babaya olan özlem biraz farklıdır ama özlemek aynıdır. Anne ve babanız hala hayatınızdayken özleminizi bitirin. Her ne olursa olsun anne ve babanız hayattaysa yalnız değilsiniz ve daima küçüksünüz ama onlar gittiği an büyürsünüz. Gerçek hayat ile işte o zaman yüzleşirsiniz. Keşke böyle yapsaydım da mutlu etseydim onları demek yerine mutlu edin.

Sevdiğiniz kişileri mutlu edin. Bir de böyle deneyin. Belki mutlu ederseniz, mutlu olursunuz. Çünkü hayatınızın bir bölümünü özleyerek geçireceksiniz. O yüzden güzel anılar biriktirin ve hepsi mutlu anlarınız olsun. Gözlerinizden yaşlar süzülürken, gülümseyin. Eğer böyle bir özlem yaşıyorsanız sizde çok şanslısınız demektir. Özlenen kişi özlenmeye değer.

Şimdi diyeceksiniz neden özlemeye devam edeyim ya da ne zamana kadar sürecek hatta neden özleyeyim ki? Bu soruları soruyorsanız boşuna kendinize eziyet etmeyin. Çünkü gerçek bir aşk ya da sevgi değil sizinki. Aşk hesapsızca yaşanan bir duygudur. Aşk geçmez ya da bitmez. Hatta aşkın son kullanma tarihi de yoktur. O yüzden aşkta herkes kendinden sorumludur.

Seveni severim demeyin. Aşkı yaşayın. Evet belki de mutsuz bir son olacak ama aşkı tadarak yaşadığınız da her şeye değdiğini anlayacaksınız. İlk aşk vardır ve sonrası yoktur. Her şeyiyle ilk olanın nasıl beklenir ki unutulması?

Özlemek, çaresizliktir.

Özlemek, ölmeden ölmektir…